Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye’nin mutfak kültürünü daha geniş bir alanda tanıtmak amacıyla dikkat çeken bir öneride bulundu. Bakan Ersoy, dünyaca ünlü restoran değerlendirme sistemlerinden biri olan Michelin Yıldızı’nın yerine, Türk mutfağını ve gastronomisini daha özgün bir şekilde temsil edecek “Mengen Akreditasyonu”nun oluşturulmasını önerdi. Mengen’in, Türk mutfak kültürünün kalbinin attığı yerlerden biri olduğuna dikkat çeken Bakan, bu yeni akreditasyon sisteminin Türk mutfağının değerlerini ve ustalarını dünyaya tanıtma noktasında önemli bir adım olacağını ifade etti.
Bakan Tekin, Michelin Yıldızı’nın global çapta büyük bir öneme sahip olduğunu ancak Türkiye’ye özgü bir değerlendirme sistemine sahip olmanın daha uygun olacağı görüşünde. Mengen, Türk mutfağının en köklü eğitim merkezlerinden biri olarak biliniyor ve Türkiye’deki en saygın aşçılık okullarından biri olan Mengen Aşçılık ve Turizm Meslek Yüksekokulu, bu alanda ciddi bir kültürel mirasa sahip. Bakan Tekin, bu mirası global platformda tanıtarak, Türk mutfak kültürünü Michelin Yıldızı gibi uluslararası sistemlerin yanı sıra, Türkiye’ye özgü bir akreditasyonla daha iyi şekilde temsil edebileceğini savunuyor.
“Mengen Akreditasyonu” önerisi, özellikle gastronomi turizminin gelişmesi adına önemli bir katkı sunabilir. Türkiye’nin çeşitli gastronomi şehirlerinin de bu akreditasyon ile daha fazla tanıtılması sağlanabilir. Mengen, Türk mutfağının geleneksel yemeklerinden, yenilikçi lezzetlerine kadar birçok farklı kültürün buluştuğu bir merkez olma özelliği taşıyor. Bakan Tekin’in önerisi, bu zengin kültürel mirası daha geniş bir kitleye ulaştırmayı amaçlıyor.
Bakan Tekin, gastronomi turizminin gelişmesiyle birlikte, Türkiye’nin dünyada bir gastronomi markası haline gelmesini arzu ettiklerini belirtti. Ayrıca, bu akreditasyon sisteminin sadece restoranlar için değil, aynı zamanda aşçılık okulları, yerel tatlar ve geleneksel yemek pişirme yöntemleri gibi pek çok alanda da uygulanabileceğini söyledi. Mengen Akreditasyonu’nun, Türk mutfağını özgün ve dinamik bir şekilde yansıtan bir sistem olacağı ve uluslararası alanda büyük ilgi görebileceği öngörülüyor.